Dolar : Alış : 32.2596 / Satış : 32.3177
Euro : Alış : 34.8189 / Satış : 34.8816
HAVA DURUMU
hava durumu

bursa

- Hoşgeldiniz - Sitemizde 19 Kategoride 3248 İçerik Bulunuyor.

SON DAKİKA

Lisinia Yaban Hayat Merkezindeki Yangında Kundaklama Şüphesi

20 Nisan 2018 - kez okunmuş
Ana Sayfa » Haberler»Lisinia Yaban Hayat Merkezindeki Yangında Kundaklama Şüphesi
Lisinia Yaban  Hayat  Merkezindeki  Yangında  Kundaklama Şüphesi
Düş bahçesi lisinia doğa projesinin uygulandığı yaban hayatı rehabitasyon merkezinde,  18.04 2018 tarihinde kamera ve kayıt cihazlarının bulunduğu su kulesi  Lisinia doğa projesi sahibi Öztürk SARICA’ ya göre   kimliği belirsiz kişilerce  kundaklandı.
 18.04.2018 tarihinde , meydana kundaklama  ile ilgili olarak Öztürk Sarıca ile telefonla röportajımızı gerçekleştirdik.
Cevreci TV: Öztürk bey : Öncelikle geçmiş olsun.Büyük üzüntü duyduk.Sizin gibi doğa  için mücadele eden ,yaralı hayvanları tedavi  edip doğaya bırakan insandan ne istediler.?
Öztürk Sarıca :LİSİNİA DOĞA PROJESİNİN başından beri benle uğraşıyorlar.Projenin başında yurtdışındaki birkaç fon bana 400 bin euro bağış teklif ettiler.Ben bu bağışı kabul etmeyince bütün izinleri engellediler.Arabama civa gazı sıktılar.
Zehirlendik..Onca yakılacak yer varken neden orayı yaktılar düşünmek lazım.Kapıyı zorladıktan sonra kameraya takıldıklarını düşündüler.En sonunda kamera kayıtlarımızın olduğu su kulesini yaktılar.Bunun bir tesadüf olması imkansızdır.Elektrik mühendisimizle görüştüm.Kuleye verilen elektrikte kaçak akım rolesi var.Eğer kısa devre yapsa kaçak akım rolesi atardı.Artı kule içinde sigorta tablası oluşturduk.Bir başka deyimle çift kaçak akım rolesi var.Elektrik kontağından yangın çıkmasınin mümkün değildir.
CevreciTV  : Olay  mutlaka yetkililere intikal etmiştir.Sana zarar vermek,tabiri caizse doğa mücadeleni  baltalamak,kundaklayanların ne gibi işine yarabilir ki?Bu kundaklamayı yaptılar.?
ÖZTÜRK Sarıca  : Biz ne zaman jandarmaya ihbarda  bulunsak, hiçbir zaman yanımızdan ayrılmadılar.Son üç yıldan buyana başta Sayın Valimiz olmak üzere,Emniyet güçleri ve jandarma proje konusunda çok hassaslar. Zaten  onların ve jandarmanın yakın desteği olmasaydı başıma çok daha kötü şeyler gelebilirdi.Sağolsunlar.
Bundan dört yıl önce yaban hayat rehbilitasyon merkezinde,gönüllü  olarak sigara parası olmıyan bulunan bir kişi, kurtları serbest bırakırken farkına vardık.Yurt dışına  krallar gibi yaşadı.
 
    
CevreciTV. : Bağış kabul etmiyen,kendi yağıyla kavrulan,karşılıksız doğa mücadelesi yapan böyle yaşam  savunucuların herzaman yanındayız.Sizin mücadeleniz Türkiye’ye örnek olmuştur.Benim anlıyamadığım kundaklamanın dışında başka bir amaçları  mı var?
Öztürk Sarıca  :Röportajın başında dediğim gibi,bana  yurtdışındaki birkaç fon ,400 bin eruo teklif  ederken,bütün eylemlere biz  karar veririz deyince ne eylemi diye karşılık verdim.Ülkemizi kimseye yönettirmeyiz deyip geri çevirince o gündür bugündür benimle uğraşıyorlar.Batı Türkiye’de yönetemiyeceği hiçbir doğa projesini yaşatmaz.

LİSİNİA DOĞA PROJESİNİN ÖYKÜSÜ:

Veteriner Öztürk Sarıca, annesini, babasını ve üç yakınını kanser nedeniyle kaybetti. Doğa aşığı olan Sarıca, doğal hayatı korumak ve kanser konusunda insanları bilinçlendirmek için Lisinia Doğa Projesi’ni hayata geçirdi. Burdur Gölü’nün kıyısındaki Karakent köyünden 300 dönümlük arazi satın alan Sarıca, burayı doğal bir köy haline getirdi.

 

 

 

Burdur Gölü’nü korumak isteyen Sarıca, doğal bir köy kurmaya karar verdi.

Hürriyet gazetesinden İdris Emen’in haberine göre, 2008 yılında gerekli izinleri alan Sarıca, kendi birikimini ve ailesinin mal varlığını birleştirerek Burdur Gölü’nün kıyısındaki Karakent köyünden 300 dönümlük arazi aldı.

Köy’ün içine huni şeklinde ahşaptan barınaklar yaptı.

“İnsanın sağlığını kaybetmesindeki en büyük etken doğanın bozulması” diyen Sarıca, köye gelen ziyaretçilere kanserle ilgili eğitimler veriyor. Ziyaretçilere Dünya Sağlık Örgütü’nün kanserojen listesindeki maddeleri anlattığını söyleyen Sarıca, kanserle mücadelenin bir parçası olarak köyde ‘ekolojik üretim / doğa dostu tarım uygulamalarını’ hayata geçirdiklerini, sarı karpuz, pembe domates gibi ürünlerin tohumlarını çoğaltıp çiftçiye dağıttıklarını belirtiyor.

 

 

KANSERE KARŞI SAVAŞ

Ailesinden beş kişiyi kanserden kaybeden Sarıca, köye gelen ziyaretçilere kanserle ilgili eğitimler verdiklerini belirterek, “Kansere karşı yürüttüğümüz proje kapsamında ziyaretçilere Dünya Sağlık Örgütü’nün kanserojen listesindeki maddeleri anlattık. Farkındalık yarattık” diyor. Kanserle mücadelenin bir parçası olarak köyde ‘ekolojik üretim / doğa dostu tarım uygulamaları’ hayata geçirildi. Sarı karpuz, pembe domates gibi ürünlerin tohumları çoğaltılıp çiftçiye dağıtıldı.

Köyün bir bölümü ‘Yaban Hayatı Rehabilitasyon Merkezi’

 

Fotoğraf: Lisinia

Lisinia’da hayvanları da tedavi etmek isteyen Sarıca, köyün bir bölümünü Orman ve Su İşleri Bakanlığı’na hibe ederek yaban hayatı rehabilitasyon merkezini kurdu. Türkiye’nin her yerinden gelen yaban hayvanlarının rehabilite edilerek doğaya bırakıldığı merkeze Sarıca, bugüne kadar binden fazla hayvanın geldiğini belirtiyor:

Bunlar avcıların vurup yaraladığı veya bilinçsiz ilaç kullanımına bağlı zehirlenme geçirmiş hayvanlar. Yaralanan hayvanları tedavi ediyoruz. Evcilleştirilmiş hayvanları da tekrar yabanileştiriyoruz. Şu anda burada 70’in üzerinde vahşi hayvan bulunuyor. Bu hayvanların yarısından fazlası önümüzdeki bahar doğaya bırakılacak.”

‘Avcıların yaraladığı ya da bilinçsiz ilaç kullanımı nedeniyle zehirlenmiş hayvanlar tedavi ediliyor.’

”Rehabilite edilenler arasında kurt, domuz, şahin, kartal, çakal, gökdoğan gibi yabani hayvanlar bulunuyor. Bunlar avcıların vurup yaraladığı veya bilinçsiz ilaç kullanımına bağlı zehirlenme geçirmiş hayvanlar. Yaralanan hayvanları tedavi ediyoruz. Evcilleştirilmiş hayvanları da tekrar yabanileştiriyoruz. Şu anda burada 70’in üzerinde vahşi hayvan bulunuyor. Bu hayvanların yarısından fazlası önümüzdeki bahar doğaya bırakılacak.”

 

 

GÖL İÇİN AROMATİK BİTKİ

Proje kapsamında Burdur Gölü çevresindeki tarlalarda sulamaya ihtiyaç duymayan veya çok az sulama isteyen lavanta, adaçayı, melisa, gül gibi aromatik bitkiler yetiştirmeye başladıklarını söyleyen Sarıca, şöyle devam ediyor: “Buralarda çiftçiler genellikle mısır ve yonca yetiştirir. Bu bitkiler aşırı su ister ve gölün yeraltı sularını tüketir. Aşırı sulamanın önüne geçmek için aromatik bitki yetiştirme projesini hayata geçirdik. Gül projesiyle yüzde 75 su tasarrufu sağladık. 2 bin 300 dönümlük alanda lavanta üretmeye başladık.”

VETERİNER Öztürk Sarıca, Burdur Gölü’nde suların azalmasının nedenlerinden birisinin aşırı sulama isteyen bitkilerin yetiştirilmesi olduğunu fark etti. Bunun üzerine tamamen doğal bir köy kurmaya karar veren Sarıca, Lisinia Doğa Projesi’ni hayata geçirmeye başladı. Sarıca, 2008’de gerekli iznin ardından, ailesinin malvarlığı ve kendi birikimiyle Burdur Gölü’nün kıyısındaki Karakent köyünden arazi aldı. 300 dönümlük arazinin içerisine huni şeklinde ahşaptan barınaklar yaptı.

Gölün çevresinde lavanta, adaçayı, melisa, gül gibi aromatik bitkiler yetiştirmeye başladı.

Proje kapsamında Burdur Gölü çevresindeki tarlalarda sulamaya ihtiyaç duymayan veya çok az sulama isteyen lavanta, adaçayı, melisa, gül gibi aromatik bitkiler yetiştirmeye başladıklarını söyleyen Sarıca, şöyle devam ediyor:

”Buralarda çiftçiler genellikle mısır ve yonca yetiştirir. Bu bitkiler aşırı su ister ve gölün yeraltı sularını tüketir. Aşırı sulamanın önüne geçmek için aromatik bitki yetiştirme projesini hayata geçirdik. Gül projesiyle yüzde 75 su tasarrufu sağladık. 2 bin 300 dönümlük alanda lavanta üretmeye başladık.”

 

 

BURDUR’DAN EXPO 2018’E

Lisinia Doğa Projesi o kadar beğenildi ki ‘Expo 2016 Antalya’dan davet aldı. ‘En iyi il bahçesi’ kapsamında İstanbul ve Antalya’dan sonra üçüncülük ödülüne layık görülen, Burdur Lisinia Doğa Projesi ayrıca il bazında sürdürülebilirlik özel ödülünü de kazandı.

Sarıca sonrasını şöyle anlatıyor: “Tayvan’dan Expo’ya katılmamız için özel bir davet geldi. İlk etapta 1500 projeyle yarışarak ilk 158 proje arasına girdik. 158 proje içerisinden de ilk 10’a girme başarısı göstererek Tayvan Expo 2018’de Türkiye’yi temsil etme hakkı kazandık. Lisinia Doğa Projesi’nin aynısını Tayvan’da kuracağız. Altı ay süren Expo’da 20 ülkeyle yarışacağız. Tayvan’dan ödülle geri döneceğimize inanıyoruz.”

Tayvan Expo 2018’de Türkiye’yi temsil edecek.

Lisinia Projesi’nin çok beğenildiğini söyleyen Sarıca, Expo 2016 Antalya’dan davet aldıklarını ve ‘En iyi il bahçesi’ kapsamında İstanbul ve Antalya’dan sonra üçüncülük ödülüne layık görüldüklerini söyledi.

 

 

Ayrıca projenin il bazında ‘Sürdürülebilirlik Özel Ödülü’nü de aldığını söyleyen Sarıca: ”Tayvan’dan Expo’ya katılmamız için özel bir davet geldi. İlk etapta 1500 projeyle yarışarak ilk 158 proje arasına girdik. 158 proje içerisinden de ilk 10’a girme başarısı göstererek Tayvan Expo 2018’de Türkiye’yi temsil etme hakkı kazandık. Lisinia Doğa Projesi’nin aynısını Tayvan’da kuracağız. Altı ay süren Expo’da 20 ülkeyle yarışacağız. Tayvan’dan ödülle geri döneceğimize inanıyoruz.” dedi.

CevreciTV olarak olayı şiddetle kınıyoruz.Yalnız Değilsiniz Öztürk Sarıca herzaman yanınızdayız.Sizin gibi mücadeleci,doğa severlere herzaman ihtiyacımız vardır.Sizi yürekten kutluyorum.Tayvan Expo 2018’de Türkiye’yi  hakkıyla temsil edeceğinize inanıyorum.Yolun açık olsun

 

 KAYNAK :  Yasin Arslan  Onedio Editörü-ÖZTÜRK SARICA

YAYINA HAZIRLAYAN : BÜLENT ÖZGEN-HABER MERKEZİ

Facebook Hesabınızla Yorum Yapabilirsiniz

YORUMLAR

İlgili Terimler :
TemaFabrika