Trafik de, Gürültü de, Hava da Berbat! Tam Bir Rezalet!

Paris belediyesi şaşırtıcı bir girişimin içinde.  Kentin göbeğindeki geniş bir alandan araç trafiğini toptan kaldırıyor ve yerine kocaman havuzlu, yeşilliklerle bezenmiş bir dinlenme ve gezinti alanı oluşturuyor.  54 hektar büyüklüğünde.  Paris’in en büyük bahçesi olacak.

Üstelik Paris’i simgeleyen bir yapının önünde, altında ve arkasında.  Eiffel Kulesi’nin yükseldiği bölgede 1,5 kilometre boyunca uzanan bir keyif yeri.

Bu projenin nasıl bir ortam yaratacağına eğilmeden önce gerekçesine göz atalım. Belediye Başkanı Anne Hidalgo ve çalışma arkadaşları Paris’in tahammül edilemez bir mezbeleliğe dönüştüğünü düşünüyor.  Kentin içinde ağır bir trafik baskısı var. 

Caddelere, sokaklara saldıran otomobil sayısı giderek artıyor.  Üstelik bunların büyük çoğunluğu Paris’in dışından gelenlere hizmet ediyor.  Bu kişiler sabah vakti araçlarıyla geliyorlar kente ve bunları bir yere park ediyorlar.  Akşama kadar.  Çalışma saati sonunda da geldikleri gibi geri dönüyorlar.  Belli saatlerde tahammül edilmez yoğunluk yaratarak.  Bir de değerli kent alanlarına el koyup bunları otoparka dönüştürerek.

Paris içinde yerleşik olan Parislinin ulaşımı oldukça basit.  Güçlü bir metro sistemi var.  Hem de yüklü saatlerde 2 dakikada bir hizmet sunuyor.  Diğer saatlerde 4 dakikanın üstüne çıkmıyor bu süre.  Otobüs hizmeti de çok yaygın.  Üstelik bunların rahatça ilerleyebildiği özel ulaşım şeritleri mevcut.

Öte yandan yoğun trafiğin yarattığı hava kirliliği Paris’i hayli tehlikeli bir sınıra götürüyor.  Avrupa kentleri arasında hava kirliliği en yüksek kentlerden biri Paris.  Bunun neden olduğu ciddi sağlık sorunları uzun zamandan beri gündemde.

Sorumluların ileri sürdükleri gerekçeler de hayli ilginç.  Bu bölgedeki yolculukların yalnızca %13’ü özel otomobillerle yapılıyormuş.  Oysa hem hareketleri sırasında, hem de park ettikleri zaman kamuya açık alanların neredeyse yarısını keyiflerince kullanıyorlar.

276 metre yüksekliğindeki Eiffel Kulesi kentin ortasında yer alıyor.  Seine nehrinin sol yakası diye anılan yerde, hemen kıyıda.  Önündeki köprü sağ yakaya açılım sağlayan önemli geçiş noktalarından biri.  Belediye bu köprüyü trafiğe toptan kapatacak.  (Yalnızca otobüs geçisine izin vererek.)  Köprünün üstü bir park alanına dönüşecek; yeşillikler ve fıskiyeli havuzlarla süslenerek. Şimdi trafik gürültüsünün etken olduğu buraya kuş sesleri yerleşecek.

Bu alanın kuzeyinde üç müzeyi ve ulusal tiyatroyu barındıran Palais de Chaillot var.  Oluşturulacak park ve gezi alanı bu noktadan başlayacak ve köprüden geçtikten sonra Eiffel’e ulaşacak.  Altından geçtikten sonra daha da uzakta, güneyde yer alan tarihi Askeri Okula kadar uzanacak. 

Kule ile okulun arasında kalan arazi vaktiyle öğrencilerin talim yaptıkları alanmış, daha sonra da düz, kişiliksiz bir çimlik olarak bırakılmış.  Şimdi oraya da havuzlar, fıskiyeler, yeşillikler gelecek.  Ayrıca bu geniş alana (kukla tiyatrosu ve benzerleri gibi) çeşitli faaliyetlerin oluşabileceği yerler de kondurulacak.

Kısacası, bu proje bugüne kadar hâkim olmuş düşünce tarzının tersini hedefliyor.  Şimdiye kadar durmadan otomobillere (yollar, caddeler, köprüler açarak) hizmet sunmak hedef alınmıştı. 

Şimdi ise insana ve onun sakin, huzurlu ortamına öncelik veren bir anlayış gelişiyor.  Aşağıdaki iki resimde bu projenin (gerçekleştiği zaman kazanacağı) muhtemel görüntüler izleniyor.

BÜLENT ÖZGEN-HABER MERKEZİ